UYUM FONU İYİ YOLDA

HAMBURG EN FAZLA BÜTÇEYİ SOSYAL POLİTİKAYA AYIRIYOR

26 Eylül meclis oturumunda 2019/20’nin bütçesinin ana çizgileriyle ele alındı ve meclisteki tüm partilerle tartışmaya açıldı. Muhalefet partiler bütçe planlamasını klasik olarak eleştirdi. Sol Parti, sosyal alana yapılan yatırımların yetersiz olduğunu ve bu yatırımların artırılması gerektiğini vurguladı. Diğer partiler genel olarak bütçe planlamasına karşıt görüşler bildirdiler ve Hamburg’un hala borçlarını kapatamadığını ifade ettiler. Halbuki Hamburg yeni borç yapmadığı gibi, bütçesinin n büyük bölümü de sosyal politikalar için ayrılmıştır. Örneğin Sosyal Daire, en geniş bütçesi olan kurum. Sosyal alana bakıldığında kadınlara, uyum çalışmalarına yönelik de geniş bir bütçe ayrıldığını görüyoruz. Bu, eleştirilecek değil, aksine övülecek bir durumdur. Sosyal dairelerde kadroların artırılması, yeni kadın sığınma evlerinin açılması, işsizlikle mücadelede özellikle yabancı ve mültecilerin iş yaşamına katılımına yönelik projelerin hayata geçirilmesi gibi güzel gelişmelerin de dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum. Detaylı bütçe tartışmaları 11/12/13 Aralık tarihlerinde yapılacak.

AMAÇ KALICI KONUT SUNMAK DEĞİL, SOĞUKTAN KORUMAK

26 Eylül meclis oturumunda evsiz insanlar için hayata geçirilen acil kış programı tartışıldı. Hamburg Senatosu ve Sosyal Dairesi, uzun yıllardan beri kışın sokakta yaşayanların donarak ölmesini engellemek ve onlara sıcak ortam sunmak amacıyla projeyi sürdürüyor. Kışın yürütülen bu süreçte akşam 17.00 ila sabah 09.00 arası evsizlerin kullanabileceği mekanları hizmete açıyor. İnsanlar burada yemeğini yiyebiliyor, duş yapabiliyor ve konaklayabiliyor. Ama sabah burasını terk etmek zorundalar. Sol Parti, burasının gündüz de açık olmasını, insanların sabah çıkarılmamasını talep ediyor. Her ne kadar niyet güzel olsa da ben şu anki sistemi doğru buluyorum. Bizzat gidip gördüğüm bu mekanlarda sabah insanlar gittikten sonra ciddi bir temizlik ve dezenfekte işlemi yapılıyor. İnsanlar hep burada kalırsa hem o yeri sahiplenir ve başka ihtiyaç sahiplerini engeller, hem de temizlik imkanı olmaz. Amaç, insanların normal evlere yerleşerek yaşamalarını sağlamak olduğu için senatonun çalışmasını doğru buluyorum. Senato zaten gündüzleri insanların yemek yiyip sıcak bir şeyler içebilecekleri , vakit geçirebilecekleri mekanlar da oluşturmuş durumda. Dolayısıyla Sol Parti’nin önergesi reddedildi.

PSİKOLOJİK ŞİDDET MAĞDURLARININ DA MADDİ TAZMİNAT HAKKI OLMALI

17 Ekim oturumunda FDP’nin psikolojik şiddete maruz kalanlara da tazminat ödenmesine yönelik sunduğu önerge tartışıldı. Hamburg’da Adalet Senatörlüğü tarafından uygulanan program kapsamında fiziki şiddete maruz kalan insanlar devletten ve kısmen de şiddeti uygulayan kişiden maddi tazminat alabiliyor. Fakat bu program, bazı diğer eyaletlerin aksine, psikolojik şiddete maruz kalanları kapsamıyor. FDP de psikolojik şiddete maruz kalanların sayısının yüksek olduğuna dikkat çekerek haklı olarak bu insanların da maddi tazminat haklarının olması gerektiğini, bu hakkında programa dahil edilmesi gerektiğini içeren bir önerge sundu. Önerge reddedilmedi ama komisyona havale edildi.

GENÇLER MECLİSTE

Hamburg Eyalet Meclisi’nde her yıl “Gençler Parlamentoda” başlıklı bir etkinlik düzenleniyor. Bu günlerde eğitim süreci devam eden gençler meclise gelerek kendi komisyonlarını ve meclislerini oluşturuyorlar. İki-üç aylık program kapsamında meclis grupları ve milletvekilleriyle görüşerek çalışmalar yapıyorlar. Eğitimden trafiğe bir çok alanda belirledikleri konuları tartışarak çözüm önerileri hazırlıyorlar. Vekilleri de davet ederek bu konuları onlarla tartışıp raporlar hazırlıyorlar. Komisyonlar bu raporları ciddiye almak zorunda. Bu sene de gençler raporlarını hazırlayıp meclise sundular. Bu raporların 2019’un ilk 6 ayında mecliste tartışılması bekleniyor. Bu tartışmalara gençler de davet edilecek. Gençlerin siyasi katılımını güçlendirmek ve onları aktif siyasete motife etmek için yapılan bu çalışmaları ben de destekliyorum ve bu seneki gruba göçmen gençlerin de katılması için www.nebahat-gueclue.de sitemizde tanıtım ve duyurularını da yaptık.

AFD’DEN “MÜLTECİLERE PARA YERİNE MALZEME VERİLSİN” TALEBİ

1 Kasım meclis oturumunda yabancı ve mülteci düşmanı aşırı sağcı AfD’nin mültecilere para yerine malzeme yardımı yapılmasını talep eden önergesi tartışıldı. AfD’nin bu önergesini çok ayrımcı buluyorum ve eleştiriyorum. Avrupa’nın ve Birleşmiş Milletlerin bu konuda uygulama ve önerileri var. Mültecilere zaten normal sosyal yardımlardan çok daha düşük yardımlar veriliyor. Farklı durumları olanlara da zaten para yerine malzeme yardımı yapılıyor. AfD yine yabancı düşmanı siyasetini konuşturmaya, mültecilerin sosyal yardımları istismar ettiği algısını oluşturmaya çalıştı. Önerge tabii ki reddedildi.

150’DEN FAZLA KADININ YARALANDIĞI KORUNMA EVİ KAPATILMASIN

1 Kasım oturumunda Sol Parti Milletvekili Cansu Özdemir’in gündeme getirdiği, 150 kadının hizmet aldığı kadın korunma evinin Mart ayı sonunda kapatılması konusu tartışıldı. Korunma hakkı, insan hakkıdır. Bence senatonun görevi, korunmaya ihtiyacı olan kadınların ve çocukların bu haklarından azami faydalanmasını sağlamaktır. Yıllardan beri gerek kadınların korunmasına yönelik danışma merkezlerinde, 7/24 hizmeti ve gerekse sığınma evlerinde kronikleşmiş bir kısıtlama uygulanıyor. Ortada somut ihtiyaçlar var, bu ihtiyaçlar yıllardan beri belli olmasına rağmen yeterli bütçe verilmiyor. Bunun değişmesi lazım ve kadınlara daha fazla korunma imkanı sağlanması lazım.

GÖÇMEN ANLAŞMASINA TÜM DÜNYANIN İHTİYACI VAR

AfD meclis grubu, Almanya’nın Göçmen Anlaşması’nı (Migrationspakt) imzalamaması için meclise bir önerge sundu. Bu şekilde federal düzeyde bir güç birliği oluşturmaya çalışıyor. Gerekçe olarak da, Almanya’nın böyle bir anlaşmaya imza atması durumunda ülkenin göçmen akınına uğrayacağını, Alman halkının giderek azalırken yabancıların artacağını iddia ediyor. Bunu da çirkin bir dille ifade ettiler. Güzel olan, tüm partilerin AfD’nin bu tezine karşı tek duruş sergilemesi oldu. Partiler, göç için dünyadaki tüm ülkelerin birlikte çalışması gerektiğini savundular. Dünyada göç hep vardı ve olmaya da devam edecek. Şu an dünyada 200 milyonun üstünde insan farklı sebeplerle göçmen statüsünde yaşıyor. Bu insanların kimi insan tacirlerinin tuzağına düşerken kimileri de ölümcül yolculuklarla bir yerlere ulaşmaya çalışıyorlar. Ülkelerin kendi bağımsızlıklarını kaybetmeden insanlara haklar veren bu anlaşmada Almanya açısından fazla bir yenilik yok aslında. Anlaşmada yer alan bir çok madde Almanya’da zaten uygulanıyor. AfD yine korku dağları yaratarak kaos ortamı oluşturmaya çalışıyor.

30 BİN MÜLTECİ SİGORTALI İŞ SAHİBİ OLDU

28 Eylül’deki sosyal oturumda 201’in ilk yarısında mültecilerin durumu ele alındı. Raporlar, yaklaşık 30 bin mültecinin sosyal sigortalı işlere yerleştirildiğini ve kendi geçimlerini sağlayabilecek durumda olduklarını ortaya koyuyor. Mültecilere yönelik Almanca kurslarının da başarılı olduğu bilgileri raporda yer aldı.

UYUM FONU İYİ YOLDA

Hamburg Senatosu’nun, bir yıl önce yürürlüğe giren Uyum Fonu çalışmaları değerlendirildi. Mülteci ve göçmenlere yönelik uyum konusunda çalışmalar yapan Uyum Fonu kapsamında projeler için doğrudan senatoya başvuruluyor. Daha sonra meclise getirilen projeler burada onaylanıyor. Sosyal Komisyonda, geçen yıl 1,5 milyon Euro bütçeyle desteklenen projenin 2019 ve 2020 yıllarında da devam ettirilmesi kararı alındı.

MÜLTECİLER VE ONLARA YÖNELİK ÇALIŞMALAR YAPANLARA ÖZEL DESTEK MERKEZİ

Sosyal Komisyonda değerlendirilen bir diğer konu da mültecilerin ve mültecilere yönelik gönüllü veya profesyonel çalışmalar yapanların başvurabilecekleri şikayet merkezi (Ombutsstelle) oldu. Annegrethe Stoltenberg’in başkanlığında, toplam 3 kadro ile yürütülen projenin kısa zamanda tanınmış olması pozitif olarak değerlendirildi. Raporda en çok mültecilerin buraya başvurdukları ve bir çok sorunun büyümeden çözüldüğü bilgileri yer aldı. Mülteciler ve onlara yönelik çalışmalar yapanlar buraya sadece şikayetlerini iletmiyor, aynı zamanda bilgi desteği de alıyorlar. Böyle bir oluşumun çok gerekli ve yararlı olduğunu savunuyorum.

HAMBURG 2019 VE 2020 İÇİN 31 MİLYAR 48 MİLYON BÜTÇE AYIRDI

Aralık ayında Hamburg Eyalet Meclisi’nde yapılan 3 günlük bütçe görüşmelerinde 2019 ve 2020 yıllarının bütçe planlaması yapıldı. Hamburg Senatosu, 2019 yılı için 15 milyar 51 milyon Euro, 2020 yılı için de 15 milyar 97 milyon Euro bütçe ayırdı. Toplam 31 milyar 48 milyon Euro olan bütçenin çok adil bir şekilde dağıtıldığına inanıyorum. Zira bu senato özellikle sosyal, eğitim, bilim ve uyuma daha geniş bir bütçe ayırarak geleceğe de önemli bir yatırım yapmış oldu. Belirlenen ağırlığı çok olumlu buluyor, planlandığı gibi değerlendirilmesini ümit ediyorum.

Nebahat Güçlü -Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili