Diyanetin eşcinsellik haramdır fetvasına öfkelenenlere bir şok da Macaristan’dan..

Allahü teala’nın koskoca Lut Kavmini helak edip yerin dibine batırdığı eşcinseller, Diyanetin fetvasına isyan bayrağı açmıştı.

Erbaş, İslam’ın eşcinselliği lanetlediğine değinerek, “Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın islamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim.” ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine af buyurun ibnelere sahip çıkan nsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, sapkınların avukatlığına soyunarak Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş hakkında, sapkın LGBT’lilere yönelik nefret söyleminde bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.
Oysa bu sapıkları sadece dinimiz değil bütün din ve ülkeler reddediyor.
Bunun son örneği Macaristan oldu.
Macaristan başbakanı Viktor Orbán, hazırlattığı anti trans yasasıyla eşcinsellerin yasal olarak tanınmasını engelleyecek.

Macaristan’ın sağcı hükümeti , cinsiyeti “birincil cinsiyet özellikleri ve kromozomlarına dayanan biyolojik cinsiyet” olarak tanımladı.
Bu tanımlama ile de insanların cinsiyetlerini yasal olarak değiştirmelerini imkansız kılacak.
Macaristan’daki eşcinseller ve onların destekçileri 
parlamentoya getirilen yasanın trans kişilere karşı ayrımcılığı ve hoşgörüsüzlüğü artıracağını söylüyor.
Yasayla birlikte pek çoğu ülkeyi terk etmeye çalışırken, bu şansı olmayanlar günlük aşağılanmalarla karşılaşacak.
“ Macaristan’da bisiklet kiralamak, otobüs bileti satın almak veya postaneden bir paket almak için kimliğinizi göstermeniz gerekiyor.
Şayet bir trans sapkınsanız kimlik verilmeyecek. Kimlik verilmedi için vatandaş sayılmayacak ve normal Macar vatandaşlarının sahip oldukları haklara sahip olamayacaksınız.
LGBTQI haklarına odaklanan bir Macar kuruluşu olan Háttér Topluluğunun yönetim kurulu üyesi Tamás Dombos, “Zaten değişmiş insanların peşinden gitmeyi düşünmediklerini düşünüyoruz, ama bilmiyoruz” dedi.

Hukuk uzmanları, yeni yasanın Avrupa insan hakları içtihadı yasasına aykırı olacağını ve hem Macaristan yüksek mahkemesinde hem de Avrupa insan hakları mahkemesinde (AİHS) yargılanmaya açık olacağını söylüyor.

“AİHM’de bu konuda çok açık bir içtihat vardır, bu yüzden uygulanmasından kısa süre sonra itiraz edilmesi muhtemeldir. Ancak mahkeme yıllar alır ve kararlar her zaman bireyseldir. İnsanlar muhtemelen tazminat alacaklar, ancak bu yeni belgeler aldıkları anlamına gelmez ”dedi.

Orbán’ın hükümeti, son iki yılda LGBTQ + topluluğuna karşı kahramanca mücadele ediyor. Homoseksüelliğin pedofili ile karşılaştırılması gibi net söylemlerde bulunuyor.
Translar ve homolar teker teker ülkeden kaçıyor.
Bunlardan biris, Şimdi, İngiltere vatandaşlığına yeni adıyla bir pasaport almaya hak kazanana kadar beklediğini ve o noktada Macar vatandaşlığını iptal etmek için zor karar vermeyi düşüneceğini söylüyor. Birçok Macar trans insanın da ayrılacağına inanıyor.

“İstediğim veya hoşlanmadığım bir yere ait olmam anlamsız” dedi.