Biz millet olarak birbirimizle çok uğraşıyoruz!

Saygıdeğer okuyucularımız;
Yeni yıla girdik ama bence diğer günlerden farkı yok. Fark olan sadece ömrümüzden bir gün veya bir ay veya da bir yıl gitmesi oldu. Herneyse gelelim başlığımıza. Yine oturdum bilgisayarın başına yazdım yazdım sildim. Sildim yeniden yazdım. Neden mi? Aman yanlış anlaşılırız. Aman ne düşünürler diye diye kendi kendimi yedim durdum.  Milletimiz veya daha doğrusu insanımız o kadar hassas olmuş ki her kelimenin her cümlenin altında bir buzağı arar olduk. Atasözümüz inanın günümüzü anlatır gibi oldu. Dernekte, lokalde, toplu taşımada, üniversitede, okulda, yolda, işte veya evde yani anlayacağınız her yerde, biz millet olarak biraz birbirimizle çok fazla uğraşıyoruz. Birbirimizin ayağından çok çekiyoruz. Tabiri caizse birbirimizin ayağına kurşun sıkıyoruz. Birbirimizi her alanda engelliyoruz. Yükselenimiz varsa içimizde ayağından asılıp aşağıya çekiyoruz. Hepimiz gelin taşın altına elimizi koyalım ve ecdadımıza yaraşır bir insan olalım. Geçtiğimiz yazılarımda konu konu işledim. Önce ‘Güven’ dedim. Sonra ise ‘Takdir edilmek’ dedim. Hata ve hatta ‘Desinler’ ile hiç bir iş başarılmaz dedim. Yani uzun lafın kısası dedim de dedim arkadaş. Biz birbirimizle uğraşacağımıza gelin birlikte el ele verelim bakın ne güzel eserlere, parmakla gösterilecek işlere imza atacağız değil mi?
Konu çok uzun satırlar sığmaz da bazı konuları da yazamıyoruz haliyle. Onun içindir uğraşmayın arkadaş birbirinizle. Uğraşanın sonu gerçekten hüzün ile bitiyor. Varın yolunuza ‘Doğru ve Dürüst’ bir şekilde ilerleyin derim ben. Şükretmeyi bilin. Şükretmenin bu denli yanlış kullanmayın. Zararını siz görürsünüz. Benden söylemesi….

HADİ BAKALIM KARAR ZAMANI
Anlam veremediğim başka bir olay ise, biz Türkler açısından Almanya’da rahatlık ve oturmuş düzenimiz yok maalesef. Sürekli önümüze sürülen gereksiz yasalar ile uğraş dur. Ben de dahil olmak üzere inanıyorum ki binlercemiz, çocuğumuz önümüzdeki günlerde, aylarda veya yıllarda Türk vatandaşlığı mı? Alman vatandaşlığı mı? diye karar verecek. Tabi ki karar verecek bizler değiliz çocuklarımız ama ne de olsa onların üzerindeki bu baskı bize de sıçrıyor. Yapmayın ya… Hiç yoktan böyle bir stres yaşatılır mı? “Çifte vatandaşlığa hayır” diyor Bayan Başbakan Merkel ve kabinesi. Umarım yeni seçilen başkan aynı politikayı izlemez de burada yaşayan bunca insanı düşünür. Türkler hariç herkes, hatta pekçok millet çifte vatandaşlık hakkını kullanıyor. Türklere ise olmaz!

GENÇLER HALEN DERTLİ
Dünya yolunu doğrultamamış olan birçok Alman, katalogdan seçtiği bayanı vize ve Almanca kursu olmadan hemen getirtebilirken, evlilik yapmış gençlerimiz eşlerini Türkiye’den getiremiyor. Zulüm yaşatılmaya devam ediyor. Herkes Türkiye’ye nüfus cüzdanı ile gidebilirken, Türkiye’den buraya gelirken insanların hevesi kursağında kalıyor.  Beni arayanlar her türlü istekleri yerlerine bile getirip de bilinmeyen bir nedenden dolayı eşini getiremeyen o güzelim gençlerin çilesine hangi STK’lar burada sahip çıkıyor veya da bu gibi konuları dillendiriyorlar. Gelecek sayıda buradaki vatandaşlarımın sesi kulağı olup daha da geniş konulara parmak basacağım.

Kalın Sağlıcakla

MUSTAFA KARAMAN/ POST GAZETESİ HABER MÜDÜRÜ