Biz ne yapalım?

UID eski yöneticilerinden Bülent Güven var. Siyaset bilimi, ekonomi ve sosyoloji okumuş kıymetli bir değerimiz. Alman siyasileri ve medya temsilcilerini Türkiye’ye götürüyor, ilişkilerin daha sağlıklı ilerlemesi için elinden geleni yapıyor. Tek başına teşkilat gibi mübarek. Kendisini bir kere dinleme fırsatı bulmuştum. Durumumuz ve yapmamız gerekenlerle alakalı çok güzel düşünceleri vardı. Vizyon sahibi olduğunu belli ediyordu.
Geçenlerde bir Alman gazetesi için bir makale yazdı ve mutedil vatandaşların mecliste temsilinin zayıf olduğunu dile getirdi.
Vay sen misin bunu diyen…
Önce bir Profesör saldırdı. Hemde Türkiye asıllı. “Siz Alman partilerine sızmaya, sistemi ele geçirmeye çalışıyorsunuz tabii…” demeye getirdi.
Yani bi nevi FETÖ tarzı bir yapılanma ithamında bulundu. Peki mübarek bu fetöcüler yargılandığında “Erdoğan kendisini eleştirenleri, hapse atıyor” diyen de sizlersiniz. Yani bir yapı kendilerine hizmet edecekse demokratik, kendilerinden olmayanlar da sistem düşmanı, tehlikeli sızıntı.
Ne yapacak bu millet anlamadık. Siz bizi istemiyorsunuz diyoruz, “mağduru oynama” diyorlar. Tamam ilişmeyiz, ne yapıyorsanız yapın diyoruz, “siz zaten hiç buraya ait olmadınız” diyorlar.
Tamam, o zaman siyasete girelim diyoruz, “sizi gidi siziii sistemi ele geçireceksiniz değil mi” diyorlar.

Bir de Ali Ertan Toprak var. O da kalkmış “Erdoğan’ın yanında olanlar buraya ait olamaz. Siz Almanya’ya ya sadık değilsiniz” diyor.
Doğru Almanya’ya kendisinden daha sadık kimse yoktur. Çünkü derneğinin düzenlediği bir çok miting ve gösterilerde polisler yaralanır, toplumsal düzene zarar verilir. Vergilerimiz peşinden giden saldırganların verdiği hasarları gidermek için çar çur edilir.
Muhteşem bir örneksiniz Sayın Toprak.

Peki biz ne yapalım ?
Cevap gayet net: Asimile olun öyle gelin.
Hatta kurduğumuz Seküler İslam yapılanmasına katılın. İslam’a dair ne varsa kötüleyin. Anca o zaman bizden olursunuz diyorlar.
Kurucusu Cem Özdemir gibi sabah akşam Türkiye’mize saydıralım.
İyi sözcüsü Ali Ertan’ın mitinglerinde polislere taş atalım.
İmamları Seyran Ateş gibi başımız sıkışınca genel evi kredisi kullanalım.
Üyeleri Necla Kelek gibi “ayol Müslümanlar şöyle barbar böyle vahşi” diyelim.
Başka?
Yanında bir de ayran. Doyum olmaz değil mi?

Hayırlı Ramazanlar.

Yücel Yazıcı